Kazanmak zafer, kaybetmek siyasette hüsran olarak algılanıyor. Onun dışında yenilgi üzerine yenilgi. CHP, İYİ Parti, Gelecek Partisi, DEVA Partisi, Demokrat Parti, Saadet Partisi, Memleket Partisi ve yoğun olarak Kürt yurttaşların oy verdiği DEM Parti. Olası başarı ya da başarısızlığa giden yolun taşları şu an döşenmiş durumda. Bu aşamadan sonra siyasi muhalif yapıların, kadroların ve liderlerin durumları muhalif kitleden birçok kişinin de umurunda olmayabilir artık. Bu noktada kapıyı aralık bırakıp muhalefete bakalım. Kendi siyasi geleceklerini, partinin değerleri ve misyonuyla bütünleştirememiş yöneticilerin verdikleri karar da doğaldır ki kişisel oluyor. Ya yansırsa? İşte bu noktada kafalardaki planları düşünebiliriz. İktidar, kendince bir “zafer” üretebilirse muhalefetin yaşayacağı acılara kesinlikle kayıtsız kalacaktır. Çünkü ittifak iktidarına karşı dağınık muhalefet yarışa giriyor. Hâlâ hiçbir sorun yokmuş gibi davranmaya devam edecek miyiz?",. Bütün temenniler dağınıklığın sandığa yansımaması yönünde. Kafalardaki planlar. İşbirliği konusunda neyin olacağı veya neyin olmayacağı da netleşmiş durumda. Genel seçimlerde muhalefet adayına oy veren yüzde 48’lik kitlenin öncelikleri, bir noktada toparlanıp toparlanmayacakları ise belirsiz. 31 Mart’ta yapılacak seçimlere iki aydan az bir süre kaldı. Yerel seçimlerde başarısızlık olsa da genel seçim sonuçlarıyla bir süre daha idare edecek durumdalar. Muhalefetin en büyüğünden en küçüğüne hepsi genel hatlarıyla kararlarını verip adaylarını tercih ettiler. Son seçimlerden başarıyla çıktılar. Partilerin aday çalışmaları son aşamaya gelmiş durumda. 21 yıldır ülkeyi, AKP ve daha sonra oluşan Cumhur İttifakı yönetiyor. Yalnızca oluşacak sonuçlar belli değil. Anayasa değişikliği, hemen yaz aylarında bir referandum ve gelsin kafalardaki “yeni Türkiye”. Birçok aday açıklandı, son kalanların da önümüzdeki hafta açıklanması gerekiyor. 21 yılda iktidara karşı yalnızca bir kere, 2019’da kazanılmış bir başarı var. Bu genelleme ve bilgiler bile muhalif partiler, yöneticileri ve liderleri için alarm zillerinin çalmasına neden oluyor bizce. Ancak kendileri açısından büyük bir hüsran gelişirse, kalan iktidar süresini tamamlamakta zorlanır, kafalardaki planlarını unutabilirler. . Muhalif siyasi yapı ve kadroların çalışmalarında şu ana kadar büyük bir umut üretilmekte zorlanıldı. Parti yöneticilerinin bu dönemlerde ziyaretçisi çok olur, kafaları da karışık. Dağınıklar. Sonra seçimsiz bir dört yıl. İktidar, “Bir aşamayı daha geçmek için bir engeli daha kaldırdık” anlayışıyla harekete geçecektir. Bir ittifaka karşı, zaman zaman kendilerine de muhalefet ederek yarışacaklar. . Kalanların belirlenme anlayışı da kamoyunca artık öğrenilmiş durumda. . Kararlar verildi, sorumluluklar yüklenildi. .
Kazanmak zafer, kaybetmek siyasette hüsran olarak algılanıyor. Kalanların belirlenme anlayışı da kamoyunca artık öğrenilmiş durumda. Muhalefetin en büyüğünden en küçüğüne hepsi genel hatlarıyla kararlarını verip adaylarını tercih ettiler. İktidar, kendince bir “zafer” üretebilirse muhalefetin yaşayacağı acılara kesinlikle kayıtsız kalacaktır. Parti yöneticilerinin bu dönemlerde ziyaretçisi çok olur, kafaları da karışık. Hâlâ hiçbir sorun yokmuş gibi davranmaya devam edecek miyiz?",. İktidar, “Bir aşamayı daha geçmek için bir engeli daha kaldırdık” anlayışıyla harekete geçecektir. . İşbirliği konusunda neyin olacağı veya neyin olmayacağı da netleşmiş durumda. Dağınıklar. CHP, İYİ Parti, Gelecek Partisi, DEVA Partisi, Demokrat Parti, Saadet Partisi, Memleket Partisi ve yoğun olarak Kürt yurttaşların oy verdiği DEM Parti. . Ancak kendileri açısından büyük bir hüsran gelişirse, kalan iktidar süresini tamamlamakta zorlanır, kafalardaki planlarını unutabilirler. . 21 yıldır ülkeyi, AKP ve daha sonra oluşan Cumhur İttifakı yönetiyor. Birçok aday açıklandı, son kalanların da önümüzdeki hafta açıklanması gerekiyor. Yerel seçimlerde başarısızlık olsa da genel seçim sonuçlarıyla bir süre daha idare edecek durumdalar. Onun dışında yenilgi üzerine yenilgi. Çünkü ittifak iktidarına karşı dağınık muhalefet yarışa giriyor. 21 yılda iktidara karşı yalnızca bir kere, 2019’da kazanılmış bir başarı var. Muhalif siyasi yapı ve kadroların çalışmalarında şu ana kadar büyük bir umut üretilmekte zorlanıldı. 31 Mart’ta yapılacak seçimlere iki aydan az bir süre kaldı. Bu genelleme ve bilgiler bile muhalif partiler, yöneticileri ve liderleri için alarm zillerinin çalmasına neden oluyor bizce. Sonra seçimsiz bir dört yıl. Kafalardaki planlar. Son seçimlerden başarıyla çıktılar. Partilerin aday çalışmaları son aşamaya gelmiş durumda. Bu aşamadan sonra siyasi muhalif yapıların, kadroların ve liderlerin durumları muhalif kitleden birçok kişinin de umurunda olmayabilir artık. Yalnızca oluşacak sonuçlar belli değil. Kararlar verildi, sorumluluklar yüklenildi. Anayasa değişikliği, hemen yaz aylarında bir referandum ve gelsin kafalardaki “yeni Türkiye”. Bu noktada kapıyı aralık bırakıp muhalefete bakalım. Genel seçimlerde muhalefet adayına oy veren yüzde 48’lik kitlenin öncelikleri, bir noktada toparlanıp toparlanmayacakları ise belirsiz. Kendi siyasi geleceklerini, partinin değerleri ve misyonuyla bütünleştirememiş yöneticilerin verdikleri karar da doğaldır ki kişisel oluyor. Bir ittifaka karşı, zaman zaman kendilerine de muhalefet ederek yarışacaklar. Ya yansırsa? İşte bu noktada kafalardaki planları düşünebiliriz. Olası başarı ya da başarısızlığa giden yolun taşları şu an döşenmiş durumda. Bütün temenniler dağınıklığın sandığa yansımaması yönünde. .